14 Eylül 2009 Pazartesi

SELLUKA - VIGNA CARACALLA

Bu sezon Selluka üretimi ve çoğaltılması üzerine uzun uzun çalıştım. Çimlenme sürecinden çiçeklerini açma sürecine kadar olan her evreyi tek tek inceledim.
Sellukanın büyüme aşamaları sırasında tespit ettiğim bazı önemli noktaları sizlerle paylaşacağım.
2009 Mayıs ayında elime geçen 3 adet Selluka tohumunu büyük bir özenle Bahri Abi'den aldığım özel toprak karışımına ektim.(Bu karışıma ben mucize karışım diyorum. En kısa sürede fotoğraflarını sizlerle paylaşacağım)
Bu ekimi Selluka tohumlarına herhangi bir zımpara yada eğe müdahelesi yapmadan 2 gün ılık suda bekletip sonra ektim.
Gelişim süreci toprağının sayesinde çok sağlıklı şeklinde Ağustos ayının ortasına kadar devam etti. Boyları 3 M ulaşır ulaşmaz yapraklarının kenarlarından çiçek tomurcukları görünmeye başladı. Çiçeklerin ilk şekli minik beyaz tomurcuk şeklinde, sonraları büyüdükçe mor renkli, kıvrılan bir formda salyangoza benzer şeklini almaya başladı. İzmir'in bazı eski köylerindeki yaşlı insanlar Sellukayı Salyango-Salyanko olarak bilir.
Sellukaların büyüme evreleri sırasında onları hiç yalnız bırakmayan bir arkadaşından bahsetmek istiyorum. Karıncalar...
Sellukaların büyüme evrelerinde yanlarında olan ve her dakika dallarında ve yapraklarında dolaşarak onları yalnız bırakmayan karıncalardan bahsetmek istiyorum.
Yabancı sitelerde yaptığım araştırmalarda Sellukanın çiçek yapısı şeklinden dolayı arı ve diğer kanatlı böcekler aracılığıyla döllenmediği belirtilmiş. Sellukaların döllenmesi sadece karıncalar aracılığı ile yapılıyormuş. Bunu bildiğim için karıncaları çok yakından takip ettim. Hiç rahatsız etmeden elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım.
Herhalde Sellukalarımın sağlıklı olmalarını bu karıncalara borçluyum.
Aşağıda Sellukalarımın son durumu ve çiçeklerdeki karıncalarla ayrıntılarını çektiğim fotoğrafları sizlerle paylaşıyorum.






12 Eylül 2009 Cumartesi

YAPRAKTAN SUKKULENT ÜRETME

Sayın arkadaşlar sizlerle yapraktan sukkulent üretimi konusunda yaptığım bir denememi paylaşıyorum.
Kaktüs Rehberi mail gurubundan çok değerli arkadaşım Zeynep Dinçer Karaman'ın göndermiş olduğu Kalanchoe Fedtchenkoi f. veriegata yaprakları ile yaptığım denememin fotoğraflarını sizlerle paylaşıyorum.
Yoğurt kabında yaptığım bu denememde kabın içini kum ağırlıklı bir toprakla doldurdum ve devamlı nemli kalmasını sağlamak ve su kaybını engellemek için kabın altını delmedim aynı zamanda sera etkisi sağlamak amacıyla kabı şeffaf naylon poşet ile sararak sera etkisi sağladım.
Herhangi bir sorunuz olursa yorumlar kısmında sorabilirsiniz.
Teşekkürler.







8 Ağustos 2009 Cumartesi

MUM ÇİÇEKLERİM - AĞUSTOS

Arkadaşlar geçen nisan ayında Thailand'dan sipariş ettiğim Hoya Carnosa Red-Pink-White ve Hoya Lacunosa, Hoya Kentiana 'larımın son durumunu sizlerle paylaşıyorum. Türkiye'nin iklimine alışma dönemini atlattılar diye düşünüyorum.
Son 1 aydır hemen hemen hepsi tam gaz boylanıp taze yaprak veriyorlar.








24 Haziran 2009 Çarşamba

PAŞA KILICIM ÇİÇEK AÇIYOR

Evimin batıya bakan balkonunda bulunan Paşa Kılıcı yavruladı ve tomurcuklandı. 1 ay önce Bahri abiden aldığım özel saksı toprağı ile yaptığım bakımın karşılığını çok kısa sürede aldım.
Pek çok kişinin yıllarca uğraşarak çiçek açtırdığı Paşa kılıcına düzenli bakımla kısa sürede çiçek açtırmayı başardım.
Şunu belirtmeliyim. Bu çiçeğin kokusu hiç bir kokuya benzemiyor. En pahalı parfümler bile böyle güzel kokamaz. Eşi benzeri olmayan bu koku tüm apartmanımıza ve dairemize yayılıyor. Kokulu çiçeklere ilgisi olan herkezin bu kokuyu duymasını isterim.




19 Haziran 2009 Cuma

BAHRİ ABİ'NİN SERASI

Bahri abi ile 5 ay önce tanıştım. Kendisi çok değerli, mütevazi ve bitkileri çok seven bir insan.
Kendi imkanları ile evinin bahçesine yaptığı küçük serasında harikalar yaratıyor. Serasında yaz kış ısı ve nem'i ayarlamak için kendi geliştirdiği yöntemleri kullanıyor. Bitki yetiştiriciliği konusunda herhangi bir akademik eğitimi olmayan Bahri abi bildiği her şeyi deneme yanılmayla geliştirmiş.
Salon ve yarıgölge bitkileri konusunda çok tecrübeli. Özellikle Paşa Kılıcı (Sansevieria Trifasciata), Tül Çiçeği (Kuşkonmaz) ve Aşkın Gözyaşları konusunda uzman diyebilirim.
Diğer salon bitkileri konusunda da uzun çalışmaları olmuş.
Yılda birkaç defa İzmir çevresindeki büyük üretici ve ithalatçı firmaları gezerek özenle seçtiği damızlıklarla sayısız sağlıklı bitki üretip satarak serasının masraflarını çıkarıyor.
Bahri abinin serasından birkaç kareyi sizlerle paylaşıyorum.

Bahri Abi ve bitkileri

Cüce cins "Paşa Kılıcı"


Farklı tür Mum Çiçeği yaprak çelikleri


"Mum Çiçeği" çelikleri


"Paşa Kılıcı" çelikleri



Çok güzel gelişmiş ve sağlıklı "Aşkın Gözyaşları"

"Kaktüsler"


"Aşkın Gözyaşları" çelikleri kökleniyor


"Selluka" fidanları


"Sarmaşıklar"

9 Haziran 2009 Salı

KAKTÜS VE SUKKULENT ÇİMLENDİRME

Kaktüs tohumlarım elime geçti.
Toprak karışımı olarak biofarm organik gübre, seracıların kullandığı
torf ve az miktarda perlit. Bu malzemeleri karıştırarak kasaya
doldurdum ve biraz sıkıştırdım. Daha sonra tohumları 3 sıra halinde
serpiştirdim ve üzerlerine volkanik taş kırıklarından oluşan kum, torf
ve yanmış keçi gübresi karışımını çok çok az miktarda kullanarak kapak
yaptım ve düz bir tahta ile sıkıştırdım.
Kasanın tamamını büyük bir poşetin içine koyarak öğleden sonra güneş
gören balkonuma yerleştirdim. Sulamayı her gün yüzeysel olarak yaptım.
Umarım sağlıklı bir şekilde büyütebilirim.




29 Nisan 2009 Çarşamba

FARKLI TÜR MUM ÇİÇEKLERİ

Yerli kaynaklardan topladığım Mum Çiçeklerinden sonra yabancı kaynaklardan temin ettiğim. Tayland'tan gelen Hoya'larım aşağıdaki gibi geldi. Bakalım buradaki iklime ayak uydurabilecekler mi?
HOYA CARNOSA WHITE plant (Beyaz Çiçek Açan)
HOYA CARNOSA PINK plant
(Pembe Çiçek Açan)
HOYA CARNOSA RED plant
(Kırmızı Çiçek Açan)
HOYA KENTIANA plant (İnce Uzun yapraklı)
HOYA LACUNOSA plant (Küçük yaprak ve gövdeli)

Özellikle Hoya Carnosa'nın 3 cinsini tercih ettim. Biliyorsunuz anadoludaki iklime en dayanıklı cins Hoya Carnosa olduğu için özellikle bu cinsi istedim.





28 Nisan 2009 Salı

MUM ÇİÇEĞİ - HOYA (CARNOSA)

Uzun yıllar önce anneannemin misafir odasında kocaman bir sarmaşık vardı. Bu sarmaşık kalın ve koyu yeşil yapraklı, iki yılda bir çiçek açan, mis gibi kokan bir bitkiydi. Tavana muhtelif yerlerinden tutturulmuş uzun bir tel üzerine sarılmıştı. Bu çiçek anneannem için çok değerliydi. Bir arkadaşı tarafından ev hediyesi olarak gelmişti.
Bazen evin içini mis gibi bir koku sarardı. Bu koku hafızama kazınmış olan Mum Çiçeğinin kokusuydu. Bu güzel kokuyu duymayalı yıllar geçti.
Anneannemin anısına 20 yıl sonra tekrar mum çiçeği sahibi oldum. Eşe dosta haber saldım sağolsunlar beni kırmadılar. Ellerinde olanlar çelik kopararak bana gönderdiler. Şu an için yaklaşık 25 adet Mum Çiçeği fidem var. :)



Bunlarda Hafize Hanım'dan aldığım Hoya Diversifolia'lar.